News
News
İSTANBUL (İGFA) – Kentsel dönüşüm, akıllı şehirler ve dijital ikiz projeleri tüm dünyanın gündeminde olduğu gibi ülkemiz yerel yönetimlerin gündeminde de geniş yer bulmaya başlıyor. Çünkü büyüyen şehirleri verimli bir şekilde yönetmenin yolu akıllı şehirlerden geçiyor.
Akıllı şehir pazarının 2027’de tüm dünyada 2 trilyon doların üzerine çıkacağı öngörülüyor.
Bu rakamın içerisindeki dijital ikiz çalışmalarının ise 125 milyar dolara ulaşacağı tahmin ediliyor. Konunun öneminin farkında olan ülkeler de bu alana ciddi yatırımlar yapıyor. İngiltere’nin 2023 yılında aldığı bir kararla her kenti akıllı kent haline getirmek ve kentlerin dijital ikizini çıkartmak için ayırdığı bütçe 600 milyar poundun üzerinde. Yaklaşık 10 yıl içinde yapılacak bu yatırımla, kentlerin dijital dönüşümünün gerçekleşmesi hedefleniyor.
Akıllı şehir yaklaşımını güçlendirmek ve yaygınlaştırmak için 42 yıldır bilişimin gücünü kullanan sektör temsilcilerinden SAMPAŞ Holding’in Yönetim Kurulu Başkanı Şekip Karakaya, akıllı kentsel dönüşüm projeleri ve daha da önemlisi bu projelerin gerçekleştirilmesi şehirlerimizin geleceğini etkileyen en önemli etken olduğuna dikkati çekerek, 42 yıldır bilişimin gücünü kullanarak kentlerimizi daha yaşanabilir hale getirmeye, yatırımları ve projelerle Türkiye’nin dört bir yanındaki belediyelere destek olmaya devam edeceklerini söyledi. Bu kritik dönemde sadece kentsel dönüşüm projeleri değil, aynı zamanda dijital ikiz teknolojileri de seçim gündeminin önemli bir parçası olarak öne çıktığını ifade eden Karakaya, “Dijital ikiz konseptini de Türkiye genelindeki projelerine entegre ederek şehirlerin dijitalleşmesine katkı sağlamaya hazırız” dedi.
“Türkiye yaklaşan yerel seçimlere hazırlanırken, akıllı şehir, bina ve madencilik projelerine öncelik verme zorunluluğu son derece kritik” diyen Karakaya, konuyla ilgili şu değerlendirmelerde bulundu:
“Ülkemizin birçok kez yıkıcı doğal afetlere ve trajik can kayıplarına maruz kalması nedeniyle hem adayların hem de paydaşların kentsel dönüşüm konusunda ileri görüşlü bir yaklaşım benimsemeleri çok önemli diye düşünüyorum. Biz, en son teknolojiler ve sürdürülebilir uygulamalar aracılığıyla, toplumsal yaşamda dayanıklılığı ve güvenliği artırmayı ve gelecekteki felaketlerin yarattığı riskleri azaltmayı hedefliyoruz. İlerleme ve refahımız adına, adayları yalnızca altyapıyı güçlendirmekle kalmayıp aynı zamanda yaşamları ve geçim kaynaklarını da koruyacak akıllı girişimlerin uygulanmasına öncelik vermeye çağırıyoruz. Gelin hep birlikte, dayanıklılık ve yeniliğin el ele vererek herkes için daha parlak yarınlar sağlayacak bir gelecek inşa edelim”.
